Pazartesi, Kasım 27, 2023
spot_img

Nevroz ve Tedavisi

Bir şahsın çoğu zaman sebebini öğrenmediği veya çok az bilmiş olduğu iç çatışmalar ile beraber, sosyal hayata uymak için gösterdiği çabalardan meydana gelen ve hiç bir anatomik, bedensel sebebi olmayan ciddi ve devamlı tutum bozukluklarına nevroz denir. Doktorlar çoğu zaman nevrozların tam bir nedenini bulamazlar. veya nedenini bulamadıkları vakalara nevroz derler.

Nevrozlar çok türlü şekillerde meydana gelebilirler ve içinde yaşanılan topluma nazaran değişim gösterirler. En belli ve yaygın nevrozlar, karakter bozukluğuna bağlı hiddet, saldırganlık, olgun olamama yaşça küçük hissetme hali, abartılı suçluluk veya mesuliyet duygusu, cesaretsizlik veya çok cesaret… vs. Dir. Bunlardan dışında olarak hastanın kendini hasta hissetmesine bağlı olarak uykusuzluk ile beraber gelen güçten düşme, bedenle alakalı işlevsel bozukluklar, cinsel bozukluklar, ve insan bağlarında yaşanmış olan sorunlar… sayılabilir. Nevrozlu bir şahıs, psikoza yakalanan, bir diğer deyişle fikir ve duyguları çok ağır bir halde arızalanan, bozulma olan bir hastaya nazaran, vakit zaman yaşamış olduğu buhran nöbetleri haricinde günlük hayatını devam ettirebilir. Hasta günlük hayatını iş yaşamını, toplumsal hayatını devam ettirebilse de bu, hastayı yıpratan birtakım taviz vermelere, “kendini kasmalara” sebep olur.

Psikanalizmden esinlenerek nevrozlar iki gruba ayrılabilir; nevroza sebep olan travmanın, içinde bulunulan zamandan meydana gelen güncel nevrozlar ve kişiyi etkileyen uzak geçmişteki bir vakadan meydana gelen nevrozlar. Güncel nevrozların başlıcaları buhran nevrozları ve psikastenidir. Psikasteni, ruhi ıstıraplar ve korkularla kendini gösterir. Psikasteni hastası insan saçma fobiler geliştirip, talebi haricinde birtakım fikirler geliştirir. Bu fikirler hastaya nazaran yanlış yada yersizdir ve giderek artar,hastaya büyük bir sorun verir. sorunlar o derece ilerler ki hasta fikirlerinin yersiz ve yalan olduğunu bile bile onları başından atamaz. Freud’a nazaran güncel nevrozların esas etkeni, doyuma ulaşamamış cinsel dürtülerdir. En iyi bilinen uzak geçmiş odaklı nevrozlar içinde da saplantı nevrozu, korku nevrozu ve isteri bulunmaktadır.

Saplantı nevrozu hastada komik ve riskli tutumlar şeklinde ortaya çıkmaktadır. Hasta bir şeye saplantı duyar ve bu saplantıya bağlı olarak bu tutumları sergiler, saplantısından kurtulmak için bir takım yollara ( çok yıkanma, saçma denetimler, efsun yaptırma… vs) müracaat eder.

Korku nevrozunda nedensiz bir korku laf hususudur. Ve korkulan şeye ilişik bir görüntü, bir koku.. Herhangi bir şey hastaya krizler geçirtebilir. Korkulan şey, herhangi bir şey veya hal olabilir. Korku nevrozu saplantı nevrozundan farklıdır; saplantı nevrozunda saplantıya neden olan nesnenin hakiki varlığı bulunmadığında nevroz görülebilir fakat korku nevrozunda korkuya ilişik şey lazımdır.

Hemen neredeyse her nevroz tartışması Freudcu izah ile karşılaştırılarak yapılır. Charcot’ ya nazaran nevroz, “sinir sistemine yerleşen, insan üstünde farkedilebilir bedensel bir iz bırakmayan, öldürücü bir durumdur”

Nevrozlar konusunda bir çok teori, izah tarif vs yapılmaya çalışılmıştır ancak bu hususta Freud belirgin bir üstünlüğe sahiptir. Freud’un üstünlüğü, nevroz alametlerinin bir manası olduğunu, bir diğer deyişle bu alametlerin farklı vakalarla alakalı olduğunu ve bu vakalarla bağ kurulabileceğini farketmek olmuştur. Freud ilk etapta, nevrozla alakalı incelemenin kişiyi “köklü psikolojik bir travma”ya yönelteceğini düşündü ve nevrozu bu ilk psikolojik yaralanmanın kalıcı tesiri olarak görmüş oldu. fakat hasta ile konuşma esnasında belirtilen sahnelerin neredeyse tümünün tasarı olduğu ortaya çıktı.

Nevrozların Tedavisi:
Her çeşitli ruh çözümü tedavisinin gayesi şahsın “daha iyi çalışması”dır. Bedene yönelik tedaviler (sakinleştiriciler, türlü ilaçlar) nevrozların tedavisinde fakat bir dayanak noktası işlevi görürler. Klasik ruh çözümü tedavisinde rahatsızlığa sebep olan bastırılmış fikirler veya vakalar gün ışığına çıkartılır. rahatsızlara grup tedavisi de denenebilir.

Nevrozların incelenmesi, rahatsızlık olarak kabul edilip tedavi edilmesi tıp zamanı için olmasıyla birlikte medeniyet zamanı için de mühimdir. bu sayede ruhbilime olmasıyla birlikte, genel tıbba da psikomatik yöntemlerin neredeyse sınırsız olan perspektif geliştirilmiş ve nevrozun doğuştan bir kusur veya iyileştirilemez bir rahatsızlık bulunmadığı anlaşılmıştır.

Popüler İlgili Yazılar

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Advertisement -spot_img

Güncel İlgili Yazılar